26 Ekim 2010 Salı

BİR GÜZEL ÇİFT in KİTAPLIĞI

Hafta sonu boş durmadık.Bu sefer gezip tozmadık ama yine de çok yoğun ve dolu bir hafta sonu yaşandı bizde.Mesela sürekli dağılan,bir türlü düzenlediğimiz şekli ile kalamayan çalışma odamızda değişiklikler yapıp odayı yeniden düzenledik.Odanın halısını değiştirdik,yeni tablolar astık duvarlara,fazlalık bir Tv yi oraya taşıyıp güzelce dizayn ettik.Odayı sadece çalışma odası durumundan kurtarıp çalışma+misafir yatak odası durumuna getirdik.Odamızın perdesi pembeli olduğu için odadaki tek kişilik yatağın örtüsünü,sehpa üzeri örtülerini,halıyı ve yeni tablolarımızı da pembe ağırlıklı seçip pembiş iç açıcı bir oda hazırladık :)
Bu düzenlemelerden kitaplığımız da nasibini aldı.Önce yerini değiştirdik sonra iyice dağılmış olan rafları boşaltıp kitapları çeşitli kategorilere ayırıp yeniden düzenledik.Ya da önce rafları boşalttık,kitaplığın yerini değiştirdik, sonra da kitapları düzenleyip yerleştirdik,evet aynen böyle oldu :) Odamız çok sevimli,şirin ve güzel oldu ama bizde güzelce yorulduk.Fotoğraflar onca yorgunluğun üzerine çekildiği için birkaç fotoğrafta kadrajda yamukluk var farkındayım :) Kitaplığı her zaman böyle düzenli göremiyoruz hazır düzenlemişken fotoğraflayayım istedim :) ki hala bazı raflardan çekip aldığımız birkaç kitabın yokluğu göze çarpıyor.Bu arada kitaplık bir çoğunuzun görür görmez tahmin ettiği üzere İkea Billy kitaplık.İkeanın tasarım ve renkte harika ama kalitede vasat olan ürünlerinden bir tanesi;Raflar esnedi,arkadaki sunta yamuldu vs vs işte.O zamanlar bu kitaplığı görür görmez renginden dolayı “işte bu” demiştim…Ah bu bendeki kırmızı sevdası :)
Kitaplarımız sadece bu kadar değil elbet ve biliyorum ki bu kadarla da kalmayacak.Bu kitaplığımızın raflarında da yer kalmadığı için şimdiden düşünür oldum yeni kitaplığım nasıl olsun,nereye konsun diye :) Bendeki kitap aşkının ne zaman ne şekilde oluştuğunu şurada uzun uzun anlatmıştım.İşte bu yüzden (İnşallah) kendi evime taşındığımda bir odaya boydan boya kitaplık yaptırılıp kocaman bir kütüphane oluşturulacak…
 Kitaplığın tepesindekilerden en sevimli olanı,Ali’nin hediyelerinden biri olan ve adını Fanki koyduğumuz yumuşacık maymunumuz.Kalp yastık yine Ali’nin bir başka hediyesi idi.Fanki’nin yanındaki kutuyu şuradan hatırlarsınız,hani benim el emeğim göz nurum olan :) Siyah zemin üzerine yazılmış lafzatullah ise eski öğrencilerimden bir tanesinin teknoloji-tasarım dersi için yapmış olduğu bir çalışma.Anladığım kadarıyla bunu yaparken sünger üzerine siyah kumaş geçirmiş.Yazıyı yazmak için de toplu iğneler ve sarı,minik boncuklar kullanmış.Ortaya böyle harika bir şey çıkmış.Ve bu çalışmayı yapan bir erkek öğrencimdi,bunu bitirip ders öğretmeninden 100 ü kapınca bana hediye etmişti :)



Cumartesi günü böyle oda düzenlemece akşama dışarıya çıkıp arkadaşlarla buluşmaca şeklinde geçti.Pazar günü ise bir önceki yazımda bahsettiğim aile yemeği olayını tertipledim.Yemeklerimiz enfes olunca ben acayip mutlu oldum tabi,ben mutlu olunca ailemiz mutlu oldu,güzelce yedik içtik bitirdik bir hafta sonunu böylece :) Derken haftanın ikinci gününü de tüketmek üzereyiz…haydi kolay gele :)

Neşeniz bol olsun…

SELANİK

İzmir den yola çıkışımız sabah 8.30 u buldu. Yol müziklerimiz eşliğinde keyifle yol aldık. Planın ilk parçası Edirne idi. Bi gece Edirne d...